Temmuz 2024 Trend Raporu
Facebook, telif ihlali sonrası yapay zeka içeriklerine savaş açtı
Meta; Facebook ve Instagram platformlarında yapay zeka tarafından oluşturulan görsellerin etiketlenmesi konusunda fotoğrafçılardan gelen şikayetler üzerine değişikliğe gitti. Şirket, mevcut etiketlerin kullanıcı beklentileriyle her zaman örtüşmediğini ve yeterli bağlam sunmadığını kabul ederek, ‘Yapay Zeka Tarafından Oluşturuldu’ yerine ‘Yapay Zeka Bilgisi’ şeklinde yeni bir etiketleme kullanacağını duyurdu.
Yeni dönemde yapay zekayla üretilen içerikler kaldırılmayacak ancak çok daha etkin bir biçimde etiketlenerek, kullanıcıların, içeriğin yapay zekayla üretildiği konusunda net bilgilendirmeler yapılacak.
Facebook, yapay zeka ve telif hakları ile ilgili yeni bir döneme giriyor.
Facebook tarafından yapılan bu değişikliğin nedeni, yapay zeka ile oluşturulmayan görsellerin de yanlışlıkla bu şekilde etiketlenmesi ve bu durumun fotoğrafçıların itibarını zedelemesi olarak açıklandı. Özellikle telif hakkı ihlali gibi hassas konularda, yanlış etiketlemelerin ciddi sorunlara yol açabileceği belirtildi.
Meta, yeni etiketleme sisteminde yeni nesil algoritmalar kullanarak, yapay zeka ile oluşturulan görselleri tespit etmeye çalışacaklarını belirtti. Ancak, bu algoritmaların ne kadar etkili olacağı ve yanlış etiketlemelerin tamamen önlenip önlenemeyeceği konusu halen bir muamma…
Fotoğrafçılar ve görsel üreticileri, bu değişikliği genel olarak olumlu karşılarken, sorunun tamamen çözülmesi için daha kapsamlı önlemler alınması gerektiğini savunuyorlar. Yapay zeka teknolojilerinin hızla gelişmesiyle birlikte, benzer sorunların gelecekte de ortaya çıkabileceği ve platformların bu gelişmelere ayak uydurması gerektiği belirtiliyor.
Meta’nın bu adımı, yapay zeka tarafından oluşturulan içeriklerin etiketlenmesi konusundaki tartışmaları yeniden alevlendirdi. Etiketlemelerin şeffaflığı, doğruluğu ve kullanıcı deneyimine etkisi gibi konular, hem içerik üreticileri hem de platformlar için önemli bir gündem maddesi olmaya devam ediyor.
YouTube, haddini aşan AI’a dur diyecek!
YouTube, kullanıcıların platformda yapay zeka (AI) tarafından oluşturulmuş ve yüzlerini veya seslerini taklit eden içerikleri kaldırmasını talep etmelerine olanak tanıyan yeni bir politikayı uygulamaya koydu. Bu değişiklik, platformda artan AI içeriğinin potansiyel zararlarına ve kullanıcıların dijital kimlikleri üzerindeki etkisine bir yanıt olarak geliyor.
Yeni politika kapsamında, etkilenen kişiler YouTube’un gizlilik talep sürecini kullanarak AI içeriğinin kaldırılmasını talep edebilecekler. Bu, kullanıcının reşit olması, bilgisayara erişebilmesi ve hayatta olması gibi bazı koşullara tabi tutulacak.
Ancak YouTube, bir yayından kaldırma isteğinin gönderilmesinin içeriğin otomatik olarak kaldırılacağı anlamına gelmediğini açıkça belirtiyor. Platform, her bir şikayeti değerlendirecek ve içeriğin kaldırılıp kaldırılmayacağına karar verirken çeşitli faktörleri göz önünde bulunduracak. Bu faktörler arasında AI içeriğinin kamuya mal olmuş bir kişiyi içerip içermediği, bu kişilerin videoda suç faaliyeti veya şiddet gibi “hassas davranışlar” sergileyip sergilemediği veya yapay olup olmadığı yer alıyor.
Bu yeni politika, YouTube’un platformda artan AI içeriğinin potansiyel zararlarına karşı attığı ilk adım. Platform, gelecekte bu alandaki politikalarını ve uygulamalarını geliştirmeye devam etmeyi planlıyor.
Fotoğrafçıların öfkesi, Instagram'a etiket değiştirtti
Yapay zeka... O artık her yerde. Gördüğünüz her görüntü, izlediğiniz her video, okuduğunuz kitap, duyduğunuz konuşmalar... Her şey ama her şey aslında yapay zeka tarafından üretilmiş olabilir ve çoğu zaman bunu ayırt etmeniz imkansız.
Bu yüzden sosyal medya platformları içeriklerin yapay zeka ürünü olup olmadığının belirtilmesini istiyor. İçerik üreticileri, örneğin YouTuber'lar, bir video yüklerken eğer yapay zekalı içerik kullanmışlarsa, içeriğin yükleme ekranında "bu videoda yapay zekayla üretilmiş içerikler var" kutusunu işaretliyor.
Aynı sorun Instagram'da da yaşanıyor. Artık çoğu paylaşım yapay zekayla üretilmiş içeriklerden oluşuyor ve Instagram bunların belirtilmesini istiyor.
Ancak paylaşımların üzerinde beliren "Yapay zekayla yapılmıştır (Made with AI)" uyarısı pek çok fotoğrafçının keyfini kaçırmış gibi görünüyor. Üstelik Instagram bunu otomatik olarak yapıyor. Yani yapay zekalı içeriği kendi yapay zekasıyla tanımayı başarıyor.
Fakat bu şimdi başka bir soruna yol açtı. Beyaz Saray'ın eski fotoğrafçısı Pete Souza, 40 yıl önce bir basketbol maçı sırasında çekilen bir fotoğrafın yüklenmesi sırasında ortaya çıkan ‘’Yapay zekayla üretilmiştir’’ etiketine dikkat çekerek, Adobe'nin kırpma aracını kullanmanın ve görüntüleri düzleştirmenin bunu tetiklemiş olabileceğini dile getiriyor. Ama yapay zekalı araçlar kullanan Photoshop'ta bir fotoğrafı editlemenin bile görseli "yapay zeka ile üretmiştir" şeklinde etiketlemeye yol açması fotoğrafçıları çok kızdırdı.
Fotoğrafların meta verilerine dikkat edelim
Meta, şimdi bu uyarıyı değiştirerek, "AI Info" yani Yapay Zeka Bilgisi şeklinde bir etikete dönüştürdü.
Sorun, Adobe Photoshop gibi araçların görüntülere eklediği meta veriler nedeniyle yaşanmış gibi görünüyor. Burada bahsettiğimiz "meta", Facebook değil, görselin içine gömülen teknik bilgiler. Böylece anlıyoruz ki, bir fotoğrafın yapay zeka olarak algılanmaması için, meta içeriğini silmek/değiştirmek de aslında kullanışlı bir çözüm olabilir ama elbette sosyal medyada hızlıca fotoğraf paylaşılan bir çağda kimsenin fotoğrafların meta verilerine ulaşacak sabrı olmayabiliyor. Ama yarın yapay zekayla trollükler yapmak üzere işlere girişecek olursak diye bu bilgi kulağımızın bir köşesinde dursun.
WhatsApp sesli mesajları Android tarafında da yazıya dökebilecek
Alanın lideri olmayı sürdüren WhatsApp, sesli mesajları çok yakında Android tarafında da yazıya dökecek. Beta testleri başlamış durumda.
İlk olarak iOS betasında karşımıza çıkan sesli mesajları yazıya döken altyapı, bugün Android uygulamasının beta sürümünde de test edilmeye başlandı. Halen herkese ne zaman açılacağı bilinmeyen imkan, 150 MB’lık bir veri setinin indirilmesini gerektiriyor ve direkt olarak cihaz içinde dönüştürme yapıyor. Kişilerin sesli mesajlarda söylenenleri müsait olmadıkları zaman yazılı olarak görmesine imkan tanıyan özellik, şu anda beş farklı dile destek veriyor ve bunlar arasında Türkçe yer almıyor. Birçok durumda ya da konumda sesli mesajlar dinlenemiyor, yazılı bir alternatif gerçekten güzel görünüyor. WhatsApp için elbette başka yenilikler de yolda bulunuyor. Örneğin WABetaInfo keşfine göre WhatsApp kullanıcıları yakında üretken yapay zeka temelli Meta AI’a fotoğraf gönderebilecek ve o fotoğraf hakkında sorular sorabilecek.
Fotoğrafı analiz edecek Meta AI, kişilere uygun cevaplar verebilecek ve gördüklerini aktarabilecek. Buna ek olarak Meta AI gönderilen fotoğraf üzerinde düzenleme de yapabilecek. Bunun için yapay zekaya yazılı komutlar verilmesi gerekecek. WhatsApp için yakında “Meta AI” altyapısından güç alan bir fotoğraf özelliği sunulacak. Yine WABetaInfo tarafından bulunan bu yeni özellik sayesinde kişiler yükledikleri portre fotoğraflarını çok farklı şekillerde dönüştürebilecek. Örneğin üretken yapay zeka sayesinde kendinizi bir pilot, asker, prenses ya da uzaylı haline dönüştürebileceksiniz. WhatsApp, bundan önceyse grup sohbetler için hazırlanan “etkinlik” özelliğini küresel olarak kullanıma sunmasıyla ses getirmişti. Artık geniş çaplı olarak kullanılabilen özellik sayesinde kişiler dahil oldukları WhatsApp gruplarında kolaylıkla etkinlik oluşturabiliyor. Yeni özellik sayesinde ortak etkinlikleri organize ederek tüm grup üyelerine bildirmek kolaylaşıyor.
Türkiye’ye kapalı Threads, aylık 175 milyonu geride bıraktı
Instagram tarafından geliştirilen X rakibi uygulama Threads için aylık 175 milyon aktif kullanıcının geride kaldığı açıklandı.
Meta CEO’su Mark Zuckerberg tarafından açıklandığı kadarıyla şu anda her ay 175 milyon kişi aktif olarak Threads kullanıyor. Yavaş da olsa büyümeye devam eden ancak halen aşırı oranda öne çıkamayan servis, maalesef uzunca bir süredir Türkiye’de hizmet vermiyor. Bundan önce ise API adımı ses getirmişti. Geliştiriciler için ücretsiz olarak kullanıma sunulan Threads API, servis için yeni bir dönem başlatıyor. Yayımlanan API sayesinde geliştiriciler daha önce mümkün olmayan otomatik sistemler kurabilecek. API hakkında, “İçerik üreticilerin, geliştiricilerin ve markaların kendi entegrasyonlarını oluşturmalarını, Threads hesaplarını geniş ölçekte yönetmelerini ve ilham verici içerikleri topluluklarıyla daha kolay bir şekilde paylaşmalarını sağlayacağına inanıyoruz.” diyen Meta, platformu için daha önce TweetDeck benzeri web arayüzünü kullanıma almıştı.
Bu yeni arayüz farklı sütunların yan yana konumlandırılmasına ve böylece tek seferde çok sayıda içeriğin/akışın görülmesine olanak tanıyor. Herkese gelmesi sevindiren arayüz, otomatik güncelleme desteğine sahip ve favori aramalar, etiketler, hesaplar, kayıtlı gönderiler ve bildirimler için ayrı ayrı sütunlar sunuyor. Platformun Türkiye yasağı hakkında şirketten yapılan açıklamada şunlara yer verilmişti: “Rekabet Kurumunun (RK) kararına göre servis, 29 Nisan 2024 tarihinden itibaren Türkiye’deki kişiler tarafından kullanılamayacak. Bu; Türkiye’deki kişilerin Threads uygulamasını indiremeyeceği, Threads’e threads.net adresinden erişemeyeceği, profil oluşturamayacağı veya mevcut profillerini kullanamayacağı anlamına gelmektedir. Bir Threads profili oluşturduysanız ve Türkiye’deyseniz profiliniz dondurulacak ancak silinmeyecektir.
Teknoloji devlerinin YouTube videolarını izinsiz kullanarak yapay zekayı eğittiği ortaya çıktı
Büyük teknoloji şirketleri, YouTube videolarının altyazılarını yapay zeka eğitiminde kullanıyor. Bu durum, YouTube'un hizmet koşullarını ihlal ediyor.
OpenAI'ın GPT-4'ü eğitmek için YouTube videolarını kullandığını daha önce sizlere aktarmıştık. Ancak bu konuyla yeni bir iddia ortaya atıldı.
Apple, Anthropic gibi büyük teknoloji şirketlerinin YouTube videolarından alınan altyazıları kullanarak yapay zeka sistemlerini eğittikleri iddia edildi. Lakin bu veri setinin, YouTube'un izni olmadan toplandığı ortaya çıkınca, platformun hizmet koşullarını ihlal ettiği iddiaları da gündeme geldi.
Proof News ve Wired'ın ortaklaşa yürüttüğü araştırmaya göre, bu şirketler yapay zeka sistemlerini geliştirmek için geniş çapta YouTube videolarından alınan altyazıları kullandı. Araştırma, 170 binden fazla videonun bu veri setinde yer aldığını ve bu içeriklerin 48 binden fazla farklı YouTube kanalına ait olduğunu ortaya koydu. Veri setinin sadece videoların altyazılarını içerdiği vurgulandı.
Özellikle popüler içerik yaratıcıları MrBeast ve Marques Brownlee'nin videoları ile ABC News, BBC ve The New York Times gibi büyük haber kuruluşlarının içeriklerinin de bu veri setinde bulunduğu ortaya çıktı. Ancak bu noktada, bu tür veri toplama ve kullanımının YouTube'un hizmet koşullarına aykırı olduğunun altını çizmek gerek.
YouTube CEO'su Neal Mohan daha önce yaptığı açıklamalarda, videoların altyazılarının izinsiz kullanılmasının kabul edilemez olduğunu ve bu durumun platformun güvenlik ve kullanıcı gizliliği ilkelerine aykırı olduğunu vurgulamıştı.
Araştırmanın bir parçası olarak Proof News interaktif bir araç da yayınladı. Bu araç, kullanıcıların kendi içeriklerini veya favori YouTuber'larının içeriklerini bu veri setinde araştırmalarına olanak tanıyor.
X’e beğenmeme butonu geliyor
X’in beğenmeme butonu, kırık kalp simgesine sahip olacak.
X’in iOS sürümünde yeni bir özellik tespit edildi. Görünen o ki X, gönderi ve yanıtları beğenmeme seçeneği üzerinde çalışmalarına devam ediyor.
Yeni özellik sayesinde X kullanıcıları beğenmedikleri gönderilere olumsuz tepki verebilecek.
Twitter daha X olmadan önce platforma beğenmeme butonunun geleceği zaten konuşuluyordu. Ancak konuyla ilgili herhangi bir gelişme olmamıştı. Bağımsız geliştiriciler tarafından uygulamanın iOS sürümünde yeni fark edilen ve kırık kalp simgesine sahip olacak beğenmeme butonu şu anda test aşamasında.
Bu yeni butonun platforma yakında eklenmesi beklenirken, konuyla ilgili henüz resmi bir açıklama yapılmadı.
WhatsApp'a "Tercüme" Özelliği Geliyor: Karşınızdaki Hangi Dilde Mesaj Atarsa Atsın Otomatik Olarak Türkçeye Çevirilebilecek!
WhatsApp'ın ilk kez geçtiğimiz hafta ortaya çıkan çeviri özelliğinden yeni bilgiler geldi. Böylelikle özelliğin nasıl çalışacağı tam olarak anlaşılmış oldu.
Geçtiğimiz günlerde, dünyanın en popüler anlık mesajlaşma uygulaması WhatsApp’ın bomba bir yenilik üzerinde çalıştığından bahsetmiştik. Uygulamanın "2.24.15.9" kodlu Android beta sürümünde ortaya çıkan bu özellik, mesajların otomatik olarak farklı bir dile çevrilmesini sağlıyordu. Böylelikle başka ülkelerdeki bireylerle mesajlaşmak, hiç olmadığı kadar kolaylaşmış olacaktı.
Şimdiyse henüz geliştirme aşamasında olan özellikle ilgili yeni bir gelişme yaşandı. WhatsApp'ın "2.24.15.12" kodlu Android beta sürümünde de görülen çeviri özelliğinin nasıl çalışacağı belli oldu. Elde edilen bilgilere göre üzerine basılı tuttuğunuz bir mesajı "Çevir" butonu yardımıyla istediğiniz dile çevirebileceksiniz. Çevirisi yapılmış mesajlar için baloncuğun hemen altında ufak bir bilgilendirme yapılacak.
WhatsApp'ın yeni özelliğini kullanmak isteyen kullanıcıların, çeviriyi mümkün kılacak dil paketlerini telefonlarına indirmeleri gerecek. Yukarıdaki ekran görüntüsüne göre İspanyolca İngilizce dil paketi için 72 MB boyutunda küçük bir eklenti indirilecek. Diğer diller için de benzer boyutlarda indirme yapılması gerekecektir.
Meta, WhatsApp'ın yaklaşmakta olan çeviri özelliğine ilişkin herhangi bir açıklama yapmadı. Hâliyle özelliğin ne zaman kullanılabilir olacağı, ilk aşamada hangi dilleri destekleyeceği belli değil. Ancak her ne olursa WhatsApp'ın çeviri özelliğinin kullanıcıların çok işine yarayacağı aşikâr.
X'te reklam etkileşimleri yüzde 78 oranında düştü
Reklam etkileşimlerindeki gerileme, X'in kullanıcı davranışlarındaki değişimlerin yanı sıra, dijital pazarlamanın dinamiklerini de yeniden şekillendiriyor.
Son dönemlerde sosyal medya platformları, kullanıcıların etkileşim alışkanlıklarındaki değişimler nedeniyle büyük bir dönüşüm geçiriyor. Bu dönüşümün en belirgin etkilerinden biri, reklam etkileşimlerinde yaşanan düşüş olarak karşımıza çıkıyor. Özellikle X platformunda gözlemlenen bu düşüş, reklam verenleri ve içerik üreticilerini yeni stratejiler geliştirmeye zorluyor. Algoritma değişiklikleri, kullanıcıların içerik doygunluğu ve giderek artan rekabet, etkileşim oranlarının düşmesinin başlıca nedenleri arasında gösteriliyor.
Reklam etkileşimlerindeki bu gerileme, platformun kullanıcı davranışlarındaki değişimlerin yanı sıra, dijital pazarlamanın dinamiklerini de yeniden şekillendiriyor. Reklam verenler, daha kişiselleştirilmiş ve özgün içerikler üretme ihtiyacı hissederken, kullanıcılar ise daha seçici davranarak ilgilerini çeken reklamları etkileşimde bulunmadan geçiyor. Bu durum, X platformunun reklam gelirlerinde de önemli bir düşüşe neden oluyor ve sektördeki tüm paydaşları yeni çözümler aramaya itiyor.